Hıçkırık...Osman KORKMAZEL
(04.02.1999)

Nice sevdiklerimi, büyüklerimi, akrabalarımı kaybettim. Ama en büyük acıyı dün sabah yaşadım..
Televizyonlarda, sık sık programları, şarkıları yayınlanıyor; ancak fani dünyadan göçüp gittiğine inanamıyordum.. Evinin önü çiçek bahçelerine dönüyor; 7’den 77’ye sevenleri hıçkırıklara boğuluyor, yanımda oturan küçük kızımın gözyaşları göl oluyordu. Ben yine inanamıyordum. Adeta donmuştum..
Tâ ki, dün sabah AKM’deki törene gidene kadar.. 
Barış abimizin boy boy posterlerini ve mahşeri kalabalığı görünce içimi bir sıcaklık kapladı. Tutamıyordum kendimi. Hıçkırıklara boğulmuştum. Gözyaşlarım ağlamaktan kurumuştu artık. Büyük insan, eşsiz insan, gerçek G.Saraylı Barış abimizi kaybettiğimize de artık inanmıştık..
Maçta görevli olduğum için mezarlığa gidemedim; alaca karanlığa kadar sokaklarda serseri mayın gibi dolaştım durdum..
Ali Sami Yen’e erken vardım; varmaz olaydım. Tribünler bomboş, Barış abimin şarkıları dopdoluydu, kulağımı paralıyordu. Basın tribününde tektim; yine hıçkırıklara boğuldum..
Maç başladı, anons: Barış Manço için 1 dakikalık saygı duruşu..
İnanılmaz bir şey; ilk kez bir saygı duruşunda tribünlerden çıt çıkmıyordu. İşte Barış Manço sevgisi..
Ben yine boşalmıştım. Hıçkırıklarımı Ali Sami Alkış kesti. Beni bir sarstı, görevde olduğumu hatırlattı..