Uğurlar
ola...kenan.akin (04.02.1999)
Gerçekten de, yediden yetmişe bütün Türkiye’nin
sevgilisi olduğu anlaşılan Barış Manço’yu gözyaşları ve dualarla ebediyete
uğurladık.
Denilebilir ki; Manço’yu gönlümüze gömdük.
Ölüm, Yüce Allah’ın emri. Kimse bundan kurtulamaz. Sırası geldikçe,
herkes Hakk’ın rahmetine kavuşacak.
Önemli olan; ebediyete göçerken, dünyada iz bırakmak ve daima iyilikle,
rahmetle anılmak. İnsanı; geride bıraktığı hayır, hasenat ve eserler manevi
olarak yaşatır. Özellikle kul hakkı yememek, millete, vatana yararlı olmak,
aş ve iş temin etmek, güzel ahlâk sahibi ve inançlı olmak insanları unutulmaz
yapıyor.
İşte; Barış Manço, bu unutulmayacak müstesna insanlardan...
Vefatından beri, özellikle geniş halk tabakalarının Manço’ya gösterdiği
muazzam ilgiyi anlatmaya kelimeler yetmez. Rahmetli, meğer ne kadar çok
seviliyormuş.
VEFA DUYGUSU
Kim ne derse desin; milletimizde vefa duygusunun hâlâ dipdiri olduğunu
Barış Manço’ya gösterilen ilgi kanıtlamıştır sanırız.
Zaten; duygusal da olsa, böylesine hasletlerimiz olmasa, aile yapımız
çoktan yıkılır giderdi diye düşünüyoruz.
Sevinçte, tasada birlikte olmak ne güzel şey.
Atatürk Kültür Merkezi ile Levent Camii’ni ve etrafını dolduran toplumun
profilinde, Türkiye’nin fotoğrafını bulmak mümkünken, insan gayri ihtiyari
milletimizin arasına sokulmak istenen fitne ve fesadı acı acı düşünmekten
kendini alamıyor.
Oysa, milletimiz bu... Tabloyu çok iyi kavramak gerek.
Türk Dünyası’nın büyük evladına karşı son görevimizi yerine getirmeye
çalışırken, Barış Manço’ya, fatihalarla “Uğurlar ola” diyoruz.
O, daima gönlümüzde ve benliğimizde bir yıldız gibi parlayacak.
Mekânı cennet olsun, nur içinde yatsın. |